Muhammed(S.a.v)'in İnsanlara Değer Vermesi 8. Sınıf Din Kültürü. Hz. Muhammed (S.a.v)’in İnsanlara Değer Vermesi. Hz. Muhammed (S.a.v)’in İnsanlara Değer Vermesi. Allah’ın yeryüzünde yarattığı en değerli varlık şüphesiz insandır. Bu nedenle Allah, insanı halife olarak seçmiştir. Allah’ın halife olarak
Allah Resulu (sas) insanlara emeklerinin karşılığını hemen verirdi. Bunu ahlak olarak Müslümanlara da tavsiye ederdi: “İşçinin ücretini alnının teri kurumadan veriniz.” * Seçilmiş insan (sas), hayvanlara merhametli davranır; onlara eziyet edilmemesini, fazla yük yüklenilmemesini ve iyi bakılmasını emrederdi.
değerlendirirdi (15), insanlara değer verirdi (14), hiç kimsenin kalbini kırmaz- dı (8), kötü söz söylemez (6)” ifadeleri etkinlikler sonrasında oldukça yüksek bir sıklıkla ifade
MUHAMMEDİN AİLESİ İÇİNDEKİ ÖRNEK DAVRANIŞLARI. İslâm peygamberi Hz. Muhammed, Müslümanlar için en birinci örnektir. Bununla ilgili Kur’anı Kerim’de Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Andolsun, sizin için, Allah’ı ve ahiret gününü umanlar ve Allah’ı çokça zikredenler için Allah’ın Resûlü’nde güzel bir
84 Hz.Muhammed İnsanlara değer verirdi - Anagram. ÜSVE İ HASENE - “İnanç, ibadet, ticaret, eğitim, öğretim ve ahlak başta olmak üzere hayatın her alanında Müslümanların kendilerine örnek almaları gereken tek ve en güzel model.” anlamında Hz. Muhammed’in (s.a.v.) sıfatı., DOĞRULUK - Sıdk kavramıyla ifade
Sel2. İslam dinine göre insan üstün ve şerefli bir varlıktır. Bu nedenle her türlü saygıya lâyıktır. Peygamberimiz de insanlara değer vermiş, insanlara saygılı davranmış ve insanlar arasında ayırım yapmamıştır. Peygamberimiz; • İnsanlar arasında zengin, yoksul, yaşlı, genç, ırk, cinsiyet, inanç ayrımı yapmamış, herkese sevgiyle yaklaşırdı. • Yaşadığı toplumda aşağılanan, ezilen kimselerin haklarını daima savunur ve korur, kölelerin özgürleştirilmesini teşvik eder, esirlere iyi davranır, kadınların ve kız çocuklarının horlanmasına karşı çıkar, böylelikle insan onurunun korunmasını isterdi. devamını oku ››
Bu yazımızda sizlere LGS Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi konusu olan aynı zamanda 8. sınıf konuları arasında yer alan Hz. Muhammed’in İnsanlara Değer Vermesi hakkında bilgilendireceğiz. Hz. Muhammed’in İnsanlara Değer Vermesi Yüce Allah insanı en güzel biçimde yaratmıştır. O, insanlar arasında herhangi bir ayrım gözetmeksizin hepsine rızık verdiğini ve onlara çeşit çeşit nimetler bahşettiğini Kur’an’da bize bildirmiştir. Allah’ın halife olarak seçtiği insan saygıyı ve değer görmeyi hak etmektedir. Sevgili peygamberimiz bu durumu bildiği için insanlara daima değer vermiş ve insan onurunu korumuştur. Hiçbir kimsenin ne dış görünüşüne ne makamına ne de zengin ya da fakir olmasına bakmamıştır. İnsan olan herkese aynı değeri vermiştir. Hz. Muhammed sav peygamberlik görevinden önce de sonra da insanlara hep değer vermiştir. İnsan onurunun korunması gerektiğini vurgulamıştır. Bu nedenle “Sizin en hayırlınız insanlara faydalı Olanınızdır.” Suyuti, el-Camiu’s —Sağir, C 2, s. 9 buyurmuştur. Hz. Muhammed, yaşlı, genç, çocuk, zengin ve fakir demeden bütün insanlara karşı saygılı davranırdı. Özellikle de öksüz, yetim ve kimsesizlere ayrı bir önem verirdi. Müslümanların da bu konuda hassas olmalarını isterdi. Bir hadislerinde Müslümanların birbirleri üzerlerinde beş hakkı olduğunu anlatarak insanlara da değer verilmesi gerektiğini vurgulamıştır Müslümanın Müslüman üzerindeki beş hakkı Selam verdiğinde selamını almak, Davet ettiğinde davetine katılmak, Hastalandığında ziyaretine gitmek, Cenazesi olduğunda katılmak, Aksırdığında, “Yerhamuke Allah” Allah sana merhamet etsin demek.” Hadis-i Şerif Hz. Muhammed’in İnsanlara Değer Vermesiyle İlgili Örnek Davranışları ; Hz. Peygamber, insanlara daima mütevazı bir kardeş, şefkatli bir öğretmen ve merhametli bir baba gibi davranırdı. İnce, nazik, kibar ve ölçülü bir hitap tarzını benimserdi. Şaka yaparken kimseyi kırmaz, doğru olmayan bir şeyi söylemez ve kimseyi yanıltmazdı. Dikkat çekmek istediğinde konuşmasında geçen önemli cümleleri üçer defa tekrar ederdi. Az sözle çok şey ifade eder, tane tane, açık seçik ve herkesin anlayabileceği bir tarzda konuşurdu. Karşısındakini dinlediğini ve anladığını göstermek için yüzüne bakarak konuşurdu. LGS Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi için Tıklayınız
Peygamber efendimiz bir kişiyle konuşurken o kişi yüzünü çevirmedikçe yüzünü çevirmezdi, biri ile tokalaştığında karşısındaki elini bırakmadıkça elini çekmezdi. sahabilerle otururken ayaklarını asla uzatmazdı. Zengin fakir, güçlü zayıf ayırımı yapmaz herkese değer verirdi bir gün arkadaşlarıyla otururken önlerinden bir cenazenin geçmesi üzerine ayağa kalktı. Cenaze geçince arkadaşları sordu -Ya Rasululllah o cenaze bir müslümana ait değildi. Peygamberimiz cevap verdi -Olsun! O da bir insan değil mi? Bir gün Peygamberimizin yanına gelen yaşlı bir kadın "Ey Allah'ın Resulü, sana anlatacak bazı sorunlarım var. Yanıma gelir misin?" der. Peygamberimiz de "Medine'nin neresine dersen geleyim. Derdini söyle, dinleyip sana yardımcı olayım." der. Peygamberimizin Mescidini temizleyen fakir, zenci bir kadın vardır. Bir gün Resulullah onu göremeyince nerede olduğunu sorar. Öldüğünü söylerler. Onun ölümüne kimse önem vermemiştir. Resulullah, "Bana haber vermeniz gerekmez miydi?" der ve mezarına gider, iki rekât namaz kılar. Sonra şöyle dua eder "Allah'ım, bu mezarın içini nurla doldur, benim kıldığım namaz sebebiyle nurlandır." Zeyd 3 ya da 5 yaşlarında idi. Zeyd’in çok bağlandığı, çok sevdiği, adını Umeyr koyduğu küçük bir kuşu vardı. Hz. Peygamber Zeyd’i her gördüğünde “Umeyr’in babası” anlamında “Ebu Umeyr” diye hitap ederdi ona. Bir gün Zeyd’in kuşu öldü. Onun ölümü Zeyd’i çok üzdü. Kuşun öldüğü günlerde Hz. Peygamber Zeyd’in evine gitti. Çocuğun kederli hali, Hz. Peygamber’in merhametli kalbini etkiledi. Onu neşelendirmek istedi. Çocuğun saçlarını okşayarak yanağını öptü. Gülümseyerek “Ya Ebu Umeyr! Nüğayr serçe kuşuna benzeyen bir kuş veya bülbül ne oldu?” dedi. “Hayvanı ne yaptın?..”Hz. Peygamber’in kalbe huzur veren ilgisiyle ferahlayan Zeyd, bu söze çok güldü. Peygamber efendimiz aralarında geçen bir tartışma sonucu Bilali Habeşiye “Kara kadınının oğlu” diye Ebu Zerri uyarmış, Ebu Zerr de Bilal’den özür dilemiştir
İslam dinine göre insan üstün ve şerefli bir varlıktır. Akıllı ve irade sahibidir. Diğer canlılardan farklı olarak düşünür, araştırır, keşif ve gözlem yapar, inanır, ibadet eder. Bu nedenle her türlü saygıya lâyıktır. Peygamberimiz de insanlara değer vermiş, insanlara saygılı davranmış ve insanlar arasında ayırım yapmamıştır. Peygamberimiz; • İnsanlar arasında zengin, yoksul, yaşlı, genç, ırk, cinsiyet, inanç ayrımı yapmaz, herkese sevgiyle yaklaşırdı. • Yaşadığı toplumda aşağılanan, ezilen kimselerin haklarını daima savunur ve korur, kölelerin özgürleştirilmesini teşvik eder, esirlere iyi davranır, kadınların ve kız çocuklarının horlanmasına karşı çıkar, böylelikle insan onurunun korunmasını isterdi. • İnsanlara içten, samimi ve güler yüzlü davranır, herkesle konuşur, selamlaşır, kimsesiz, yaşlı, hasta ve yetimlerle ilgilenir, kendisiyle özel görüşmek isteyenleri geri çevirmezdi. • Kendisini davet edenlerin davetlerine katılır, verilen armağanları küçük ve değersiz olsa bile geri çevirmezdi. • Müslüman olmayan komşularıyla iyi geçinir, hasta olduklarında onları ziyaret eder, hangi dinden olursa olsun insana insan olduğu için değer verilmesini isterdi. • Çocuklarla özellikle yetim çocuklarıyla ilgilenir, şakalaşır, başlarını okşar, onlara hediyeler verirdi. • Kendisi için istemediği bir şeyi başkaları için de istemezdi. • Bir gün Peygamberimizin yanına gelen yaşlı bir kadın "Ey Allah'ın Resulü, sana anlatacak bazı sorunlarım var. Yanıma gelir misin?" der. Peygamberimiz de "Medine'nin neresine dersen geleyim. Derdini söyle, dinleyip sana yardımcı olayım." der. • Bir gün Peygamberimiz ve arkadaşları otururken önlerinden bir Yahudi cenazesi geçer. Peygamberimiz ayağa kalkar. Yanındakiler de cenazenin Müslüman olmadığını söylerler. Bunun üzerine Hz. Muhammed "Bu da bir insan değil mi?" diyerek her insanın saygıya değer olduğunu vurgular. • Yemek sırasında Peygamberimizin kurumuş, bozulmuş hurmaları elinde biriktirdiğini gören bir kişi "Verin, onları ben yiyeyim." deyince O "Ben kendim için hoş görmediğim bir şeyi sizin için asla istemem." demiştir. "Biz hakikaten insanoğlunu şan ve şeref sahibi kıldık. Onları çeşitli nakil vasıtaları ile karada ve denizde taşıdık. Kendilerine güzel güzel rızıklar verdik. Yine onları yarattıklarımızın birçoğundan cidden üstün kıldık." İsra suresi, 70. ayet "Sizin en hayırlınız insanlara faydalı olanınızdır." Hz. Muhammed 8. sınıf 4. ünite diğer konular • Ünitenin Önemli Kavramları • Hz. Muhammed'in Doğruluğu ve Güvenilir Kişiliği • Hz. Muhammed'in Merhametli ve Affedici Oluşu • Hz. Muhammed'in İstişareye Önem Vermesi • Hz. Muhammed'in Cesareti ve Kararlılığı • Hz. Muhammed'in Hakkı Gözetmedeki Hassasiyeti • Hz. Muhammed'in İnsanlara Değer Vermesi • Kureyş Suresi ve Anlamı
Hz. Muhammed ’in İnsanlara Değer VermesiYüce Rabb’imiz insanı en güzel biçimde yaratmıştır. Kur’an’da yer alan, “Biz insanı en güzel biçimde yarattık.” ayeti de bu durumu belirtmektedir. Başka bir ayette ise insana birtakım üstünlükler verildiği şu ifadelerle dile getirilmektedir “Biz hakikaten insanoğlunu şan ve şeref sahibi kıldık. Onları çeşitli nakil vasıtaları ile karada ve denizde taşıdık; kendilerine güzel güzel rızıklar verdik; yine onları, yarattıklarımızın birçoğundan cidden üstün kıldık.” Allah Resulü Hz. Muhammed Yüce Allah’ın insana değer verdiğinin bilincindeydi. O, hayatı boyunca bu bilinçle davranmış ve insanı her zaman değerli bir varlık olarak görmüştür. Efendimiz insanları ırkına, rengine, cinsiyetine, milliyetine göre değerlendirmemiştir. Tüm insanları eşit görmüş ve herkese Allah’ın yarattığı şerefli bir varlık olarak bakmış, onlara değer Muhammed insanları hiçbir zaman küçümsemezdi. Bir topluluğun arasına katıldığı zaman kendisine aşırı saygı gösterilmesinden hoşlanmazdı. Ayrıcalık beklemez, bulunduğu ortamda boş bulduğu yere otururdu. Hz. Peygamber zamanında Mescid-i Nebi’nin temizliğini yapan kimsesiz bir kadın vardı. Allah Resulü bir ara kadını göremeyince arkadaşlarına onu sordu. Arkadaşları da kadının öldüğünü söylediler. Peygamberimiz, “Neden bana haber vermediniz?” diyerek arkadaşlarına sitemde bulundu. Daha sonra kadının mezarına gitti ve onun için dua etti. Arkadaşları, kadının ölümünü Hz. Peygamber’e bildirmeye bile gerek görmemişlerdi. Oysa o, herkesin durumuyla ilgilenir, insanlara değer verirdi. Hz. Peygamber kadının mezarına gidip namazını burada kılmış ve onun için dua etmiştir. Böylece ona ne kadar değer verdiğini Hz. Muhammed ırk, renk, cinsiyet ve din ayrımı gözetmeksizin insanlara değer vermiştir. Çevresindeki insanlara en güzel şekilde davranmıştır. Örneğin önceden Habeşistanlı bir köle iken Bilal- i Habeşi’nin özgürlüğe kavuşmasına vesile olmuştur. Hicretten sonra da onu, Mescid-i Nebi’de müezzin olarak görevlendirmiştir. Aynı şekilde o, en yakın sahabilerinden biri olan Fars İran kökenli Selman-ı Farisi’ye değer vermiş, gerektiğinde onunla istişarede bulunmuştur. Bir keresinde de Hz. Peygamber kendisine hizmet eden bir Yahudi çocuğu hastalandığında onu ziyarete Bütün bunlar onun, insanlara değer verdiğini göstermektedir. Peygamber Efendimiz yoksul ve kimsesizlerle daha yakından ilgilenirdi. Yaşlıları, hastaları, kimsesizleri sık sık ziyaret ederdi. Onlara güler yüzle hâl ve hatır sorar, onların sorunlarıyla ilgilenirdi. Peygamberimiz çocuklara da değer verirdi. Onlara selam verir, kendisinden bir istekleri olup olmadığını sorardı. Çocukların mescide gelip namaz kılmasını teşvik ederdi. Hz. Peygamber torunlarıyla oyun oynar, namazda omzuna çıkan torunlarını azarlamazdı. Secdeye giderken onları indirir, secde bitince tekrar omzuna alırdı.
hz muhammed insanlara değer verirdi slayt